Hayatını yaşarken yorulduğunu bazen tükendiğini hissediyor musun?
Seni o kadar iyi anlıyorum ki… Farkında olmadan sürekli bir çaba ve mücadele halinde yaşıyoruz. Hesap halinde, dışımızda olan olaylara odaklı, karşılaştırma halinde, sorunlarımıza mantıkla çözüm bulmaya çalışırken nasıl yorgun hissetmeyelim ki? Sanki sadece tek yol var, başka hiçbir seçenek yok gibi hissettiriyor. Bize bu öğretildi ve konfor alanımız haline geldi. Bu çözümlerin anı kurtarmaktan başka bir işe yaramadığını anladığımızda da yeni baştan başlıyoruz.
Mesela, sosyal medyada çok fazla vakit geçiriyorsak kendimizle ilgilenmek yerine dış dünyada olan olaylarla daha fazla ilgileniyoruz demektir ya da hep sosyalleşiyorsak ve kendi ihtiyaçlarımızı gözardı ediyorsak. Bu da enerjimizin daha çok zihnimizde yani düşüncelerimizde olduğunu gösteriyor. Anın tadını çıkaramıyorsak, mutluluğun kaynağını hep dışarıda arıyorsak, andayken hep geçmişi ya da geleceği düşünüyorsak zihinden yaşıyoruz demek. Hatta durum böyle olunca bazen hep aynı olayları yaşadığımızı fark edip bir döngünün içinde kaybolduğumuzu anlıyoruz.
Bu durum da tükenmişlik ve yorgun hissetmemize neden oluyor. Günlük hayatımızda hep başka konulara, insanlara odaklı olduğumuzdan cansız hissediyoruz, belirli bir rutinin içinde hapsoluyoruz ve sorunlarımıza tek bir yoldan çözüm bulmaya çalışıyoruz. Hep zihinde yaşamak demek, bedeni ve ihtiyaçlarımızı unutmak demek ve dışarıdan gelebilecek her şeye kapalı olmak demek. Mantığımıza göre tek bir yol var ve esnek olamıyoruz.
Kendimizle ilgilenmeye başladığımızda, anın tadını çıkarmaya başlıyoruz, canlı hissetmeye başlıyoruz. Hayata yeni gözlerle bakıyoruz, keyifli ve güzel duygularla yaşamaya başlıyoruz. Bize yaşama ateşini veren işte bu canlılık oluyor. Bu da DİŞİL ENERJİ, rahat ve akışkan, bedende hissedilen bir enerji. Hayatı her yönüyle, her detayıyla algılamaya başlıyoruz. İşte dişil enerjinin güzelliği ve eril enerjinin çekildiği özellikleri…
Meditasyon, enerjimizi zihinden, bedenimize ve ruhumuza dağıtıyor. Birlik başlıyor. Meditasyonla birlikte, sandığımız tek yol genişliyor çünkü kendimizi ve bedenimizi içimize dönerek açmaya başlıyoruz.
1-Derin nefes alarak bedenimizi açıyoruz ve enerji akışı başlıyor.
2-Zihinde birikmiş tüm enerjiyi bedene yayıyoruz, kendimizi enerjiyle beslemeye başlıyoruz.
3-Cansızlık canlılığa dönüşüyor. Sadece varoluşumuzla ve nefesimizle içimizdeki canlılığı aktive ediyoruz.
4-Böylece her şeyimizle hayatı algılamaya başlıyoruz.
İşte bu hal dişil enerji, canlılığını sevgiden almak, rahatlamak ve böylece teslim olabilmek.
BİRLİK HALİNİ AŞAĞIDAKİ FOTOĞRAFTA GÖREBİLİRSİNİZ.
O yüzden meditasyon yapmak, dişil enerji ile bağlanıyor. Meditasyonlar, zihin ve tek bir yere odaklanma hali, beden ve ruhu da dahil ederek birlik ve genişleme yaratıyor.
O zaman insanlara, olaylara ve durumlara bakış açımız değişiyor, sevgi ön plana geçiyor ve hafiflediğimiz için, yüklerden arındığımız için dişil enerjinin çekim gücü çalışmaya başlıyor.
Tabii, bu süreçte ve hatta tüm hayatımız boyunca kendimize şefkatli davranmamızın önemli olduğunu, hepimizin bir zamanı olduğunu hatırlayalım. Bir meditasyon yaptığınızda etkisini hemen ya da birkaç gün sonra da hissedebilirsiniz.
sen de meditasyon yaparak dişil enerjini keşfet
Sen de “kendine şifa ol ve parla” diye 1 ayda etkisini görebileceğin Dişil Enerjini Keşfet meditasyon programımda bu adımları aşama aşama yaptırıyorum. Seni de “Kalbini Keşfeden Kadınlar” olarak aramızda görmek isteriz.
